Nutuk'tan bir pasaj
Yine Metin Aydoğan “Ülkeye Adanmış Bir Yaş” kitabının birinci cildinde Nutuk’tan bir bölüm almış. Genel Duruma Dar Bir Çerçeveden Bakış ara başlıklı bölümden bir paragraf İşte o paragraf. Düşman devletler, Osmanlı Devleti ve ülkesine maddi ve manevi bakımdan saldırarak yok etmeye, bölüp parçalamaya karar vermiştir. Padişah ve halife olan kişi, yaşam ve rahatını kurtartabilecek çareden başka bir şey düşünmüyor. Hükümet de aynı durumda. Farkında olmadığı halde başsız kalan millet, karanlık ve belirsizlik içinde, olacakları bekliyor. Felaketin korkunçluğunu ve ağırlığını anlamaya başlayanlar, bulundukları yere ve sezebildikleri etkilere göre kurtuluş çaresi saydıkları yollara başvuruyorlar.. Ordu; adı var, kendi yok bir durumda. Komutanlar ve subaylar, genel savaşın bunca sıkıntı ve güçlükleriyle yorgun, vatanın parçalanmakta olduğunu yürekleri kan ağlıyor; gözleri önünde derinleşen karanlık uçurumun kıyısında, kafaları, çıkar yol, bir kurtuluş yolu arıyor…. (Nutuk S-15)
Ben sizleri düşünme zahmetinden kurtartmak için bazı güncellemeler yapacağım. Eminim benim dokunmadığım yerlere sizler de bir şeyler eklemek isteyeceksiniz. Eliniz gidecek ama yazmaya korkacaksınız. Ama asıl kurtuluşumuzun ise korkmadığımız zaman olduğunun en güzel örneği olan Nutuk olduğunu unutmayınız. Düşman devletler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve ülkesine maddi ve manevi bakımdan saldırarak yok etmeye, bölüp parçalamaya karar vermiştir. Ülkeyi yönettiğini iddia eden kişi ve kişiler, yaşam ve rahatını (larını) kurtartabilecek çareden başka bir şey düşünmüyor. Hükümet de aynı durumda. Farkında olmadığı halde başsız kalan millet, karanlık ve belirsizlik içinde, olacakları bekliyor. Felaketin korkunçluğunu ve ağırlığını anlamaya başlayanlar, bulundukları yere ve sezebildikleri etkilere göre kurtuluş çaresi saydıkları yollara başvuruyorlar ( Hatta FB ta özel mesajlar göndererek bayrak zinciri yaparak kurtulacaklarını sananlar var).. Ordu; adı var, kendi yok bir durumda. Komutanlar ve subaylar, genel savaşın bunca sıkıntı ve güçlükleriyle yorgun, vatanın parçalanmakta olduğunu yürekleri kan ağlıyor (Balyoz, Ergenekon, Kozmik oda teslimiyet, 15 Temmuz ve KHK lar); gözleri önünde derinleşen karanlık uçurumun kıyısında, kafaları, çıkar yol, bir kurtuluş yolu arıyor… Dünya sıcak savaş devrini bitirdiğine göre geriye bir tek seçim kalıyor. Demokratik seçimler. En büyük kozunuz “OY”unuz. “OY”unu satan ya da çalınmasına ses çıkartmayanlar memleketin elden gitmesine sebep olanlar kadar suçlu olacaklardır. Dünya endüstri 4.0 konuşurken biz İmam ve Hatip konuşarak, çocuklarımızın yüreğine kin ve nefret ekerek dünyadaki çağdaşlığı nasıl yakalarız. UYANIK VE DİKKATLİ OLUNUZ…… |
1426 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |