Düşünen Adam
Başbakan Tayyip Erdoğan son konuşmalarında Anayasa değişikliğine “EVET” çağısı yaparken pot üzerine, pot kırmaya devam ediyor.
CHP’nin Yeni Genelbaşkanı’na hitap ederken “Memur Kemal Efendi” sıfatını kullanıyor. Bu kullanım ile de Türkiye nüfusunun çoğunluğunun “MEMUR” olduğunu unutuyor sanırım. Asıl en önemli nokta ise, Başbakan olarak devletin en üst kademesindeki memurluk görevini yürütttüğünün ya farkında değil, ya da bilmiyor. Memur olmak bir görevdir ve emeğinin hakkını vererek alın teriyle ekmeğini kazanmaktır. Tabi Sayın Başbakan memurluktan başka bir mana çıkartıyor ise onu bilemem. Ama kesin olan bir anlam var ise, kendisini “MEMUR” olarak görmediğidir. Eh yaşantısına ve servetine bakılırsa bunların, memur gelirleri ile yapılAmayacağı da ayrı bir gerçek.
Yine aynı konuşmada Sayın Kılıçtaroğlu’na seslenerek, Baykal için servis edilen iğrenç teyp olayı ile ilgli olarak, bu tezgahı “Memur Kemal Bey’in” kurguladığını ima ediyor. Haklı da olabilir. Ama ben bir vatandaş olarak hemen şu soruyu soruyorum.
“Sen Başbakansın, böyle önemli bir suçlama yapabiliyor olman için elinde önemli belgelerin olması gerek ve bu konuyu sokaklarda dillendirmek yerine hemen, hani anayasa değişikliği ve YAŞ kararları sırasında sığındığınız “hukuk” varya, işte o kurumu ve kurumları devreye sokarak gerekli işlemleri neden yapmıyorsunuz.? Çünki bu tamamen kişilerin özlük haklarına saldırıdır.”
Böyle yakıştırmalar ile kısa vadeli menfaatlerin peşinde koşmak bir siyasetçiye yakışıyor mu? Başkalarına çamur atarak oy peşinde koşmak yerine, neden Anayasa’da yapılan değişiklikleri halka anlatmayı denemiyorsunuz? Yoksa, sizi dinlemeye gelenlerin, anlama ve değerlendirme zekalarını yeterli mi bulmuyorsunuz?.....
Not: Başbakan'ın konuşması 8 Ağustos 2010 (Bugün) tarihli Hürriyet gazetesinden alınmıştır